Перевод: с турецкого на немецкий

с немецкого на турецкий

yola çıkma

  • 1 hareket

    1) Bewegung f, Fortbewegung f
    \hareket etmek sich bewegen, sich fortbewegen
    bir şeyi \hareket ettirmek etw bewegen, etw fortbewegen
    bir şeyi \harekete geçirmek [o getirmek] ( kımıldatmak) etw in Bewegung [o Gang] setzen, etw aktivieren; ( canlandırmak) etw in Schwung bringen
    \harekete geçmek sich in Bewegung setzen
    2) ( davranış) Benehmen nt, Verhalten nt
    \hareket etmek handeln
    3) Verfahren nt
    \hareket etmek verfahren
    bir şeye karşı \harekete geçmek gegen etw vorgehen
    4) ( yola çıkma) Abreise f, Abfahrt f
    \hareket etmek abfahren
    \hareketimiz iki gün ertelendi unsere Abreise hat sich um zwei Tage verschoben, unsere Abreise verschiebt sich um zwei Tage
    5) eisenb Abfahrt f
    6) pol Bewegung f; ( akım) Strömung f
    7) ( deprem) Beben nt
    8) phys ( devinim) Bewegung f

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > hareket

См. также в других словарях:

  • deli ile çıkma yola, başına getirir bela — deli, kendisiyle arkadaşlık edenin başına çeşit çeşit dert açar anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • AZİMET-RÂH — Yola çıkma …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TİRHAL — Yola çıkma, göç etme …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • hareket — is., fiz., Ar. ḥareket 1) Bir cismin durumunun ve yerinin değişmesi, devinim, aksiyon 2) Vücudu oynatma, kıpırdatma veya kımıldanma Her hareketi kamera önünde rol yapıyormuşçasına hesaplı. R. H. Karay 3) Davranış, tutum Sakin, dürüst, kıyafeti ve …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kararlaştırmak — i Bir konunun, bir işin herhangi bir yolda yapılmasıyla ilgili kesin düşünce belirlemek, tayin etmek Yola çıkma gününü kararlaştırdılar. H. E. Adıvar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • seyir — is., yri, Ar. seyr 1) Gidiş, yürüyüş, ilerleyiş Hastalığın seyri. 2) Kara taşıtlarının belli bir güzergâhta ilerlemesi 3) den. Özellikle gemilerin belli bir rotayı takip ederek yolculuk etmesi 4) Bir yerden başka bir yere gitmek için yola çıkma… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • azîmet — (A.) [ ﺖﻤیﺰﻋ ] gitme, yola çıkma. ♦ azimet etmek gitmek …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • yol — yol, sefer, ani yola çıkma I, 53, 63, 66, 92,155, 173, 196, 204, 208. 247, 292, 332, 342, 458; I I, 8, 29, 98, 176 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • MESRA — Gece vakti yola çıkma …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • NEHZAT — Hareket, davranma, kalkışma. Yola çıkma …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TERAHHUL — (C.: Terahhulât) Göç etme. Bir yerden bir yere göçme. * Yola çıkma. * Menzile konma …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»